2019 yılının aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıktığı düşünülen coronavirüs bütün dünyaya hızla yayıldı. Virüs hızla yayıldıkça vaka ve ölüm sayıları da artış gösterdi.
DEVHABER – Türkiye’de ise ilk coronavirüs vakası 11 Mart tarihinde görüldü. Coronavirüsün yayılmasını önlemek amacıyla alınan tedbirler hızla geliştirildi. Buna rağmen sağlık yetkililerin ‘evde kal’ çağrısı ve belirli hijyen kuralları ile alınan tedbir ve uyulması gereken kurallar vatandaşlarca ihlal ediliyor.
Türkiye’de 11 Martta bir vaka görülürken en son açıklanan toplam vaka sayısı 42.282 oldu, virüsten yaşamını kaybedenlerin sayısı ise 908’i buldu. Gaziantep’te ise son vaka sayısı 104 olarak belirlenirken, virüsten hayatını kaybeden 4 iken iyileşen hasta sayısı ise 30’u buldu. Coronavirüsten iyileşen hastalarla Güneyin Sesi Gazetesi olarak yaptığımız röportajda ortak çağrı vardı: “Evde kal Türkiye”
Gaziantep’te virüse yakalan 112 Acil sağlık çalışanı Zeliha Katırcı coronavirüsüne 20 aylık bebeğiyle yakalandı. Katırcı sağlık yetkililerinin tüm çağrılarına uyduğu halde dışarıdan birilerinden virüsü kaptığını belirtirken, 20 aylık bebeğiyle birlikte izole edilip 15 günlük tedavi gördüğünü belirtti. Doktorların yakın takibi ve ilgisiyle hastalıktan kurtulan Katırcı:” Eşimin ailesinde pozitif vaka çıkınca biz de test yaptırdık. Eşimde negatif iken bebeğim ve benim testimiz pozitif çıktı. Bana da bebeğimden geçtiğini düşünüyorum çünkü ben çalıştığım için bebeğimi kayınvalideme bırakıyordum. Ama çok şükür ki tedavi sonrası hepimizin testi negatife çıktı. Bende meydana çıkan ilk semptom ise koku ve tat duyusunu kaybetmekti. Diğer belirtileri ise yaşamadım. Bebeğimin de yakalanmış olması bu süreçte beni en çok etkileyen ve zorlayan durum oldu. Taburcu olduktan sonra 15 gün boyunca evde karantinaya aldık kendimizi. Bu süreçte eşimle ailelerimiz bize maddi-manevi çok destek oldu ve moralin yüksek olması tedavinin seyrinde önemli bir etken olduğunu düşünüyorum.”
Coronavirüsü atlatan Zeliha Katırcı, artık hiçbir belirtiyi taşımadığını vurgulayarak işine geri dönüp çalışmaya başladığını belirtti. Katırcı:” Gaziantepli vatandaşların kuralları ihlal ettiğini, yeterince temas, mesafe ve evde kal ikazlarına dikkat etmediğini görüyorum. Eldiven, maske ve dezenfektan sizi rahatlığa kaptırmasın. Çünkü onlar yeterli değil, kısmi çözümdür. Yalnızca evde kalarak ve dışarıdan kimse ile temasa geçmeyerek bu tehlikeyi atlatabiliriz. Ve bence artık evde kalma zamanı diyerek hastalık sürecim boyunca bana destek olan Gaziantep Valiliği, Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü, mesai arkadaşlarım ve tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyorum” dedi. Katırcı, basim çalışanlarına verdiğimiz değeri alkışlarla birlikte pratikte saygı ile göstermeyi unutmayalım diye konuştu.
Coronavirüsü toplu taşımadan ya da el temasından kaptığını düşünen Gaziantepli Yunus Balcı ise, bu işin şakasının olmadığını, insanların çok rahat olup; yetkililerin uyarılarını dikkate almayarak birbirlerini tehlikeye soktuklarını vurguladı. Balcı:” Ailemizde sadece benim testim pozitif çıktı. İlk belirtiler ise şiddetli baş ağrısı ve öksürüğün yanı sıra ishal oldu. Ben ise bunları normal grip zannettim. 3 gün sonrasında daha da şiddetlenince yüksek ateş başladı ve halsizlikten yürüyememeye başladım. İlk yakın hastaneye gittim ve teşhis konuldu. Ateşim ölçüldü, muayenem yapıldıktan sonra test sonucumu bekledim ve pozitif sonuçlanınca da ayrı bir odaya alındım. Serum ve ilaçlar verdiler. Daha sonra eve geldim ve eşimle çocuklarımı evden gönderdim. 2 gün içinde de diğer yapılan tahlil sonuçlarım da pozitif çıkınca ambulans polis aracı eşliğinde beni almaya geldi. Hastanedeki ilk günümde yoğunluktan beni başka odaya aldılar. Ağrılarım çok olduğu için sadece bir serum verdiler. Yattığım sürece sadece hap verdiler ve ağrılarım şiddetli olunca da serum veriyorlardı, başka da bir şey yapamıyorlardı.”
YUNUS BALCI
23 Martta coronavirüs teşhisi konulan Yunus Balcı, 26 Martta kadar evde izole halde diğer tahlil sonuçlarını bekleyerek, pozitif çıkmasıyla 26 Martta hastaneye kaldırıldı. Katırcı tedavi sonrası yapılan testlerin negatif çıkmasıyla 3 Nisanda taburcu oldu. Balcı:” Evde tüm kullandığım eşyalar ayrı ve evi bol bol havalandırarak, sürekli ellerimi yıkıyorum. Ayrı odada kalıyorum ve olabildiğince beslenmeme dikkat edip yeşillik tüketiyorum. Bol bol dinlenmem ve kimse ile temasa geçmemem gerektiği söylendi. Herhangi bir belirti olursa derhal hastane ile irtibata geçmem gerektiği de belirtildi.”
Virüsü kapmadan önce pek umursamıyorduk, diyen Balcı:” Virüs bize bulaşmaz, bize bir şey olmaz diyorduk. Ama dikkate almayınca bu virüsün kimseyi ayırt etmeden bulaştığını gördük. Gazianteplilerin de hükümetimizin uyarılarını dikkate almalarını isterim. Bu işin şakası olmadığını, çok dikkatli olmalarını isterim. Bizim gözümüzde, büyüklerimizin de dediği gibi evde kalıp, ibadetlerini yerine getirmeleri ve aileleriyle zaman geçirmelerini isteriz. Gerekmedikçe dışarı çıkmasınlar. Çıkma zorunluluğu olanlar ise temasa, mesafeye ve koruyucu ürünlerin kullanılmasını tavsiye ediyorum. Gaziantep valiliği başta olmak üzere beni arayan ve benimle, ailemle ilgilenen herkese çok teşekkür ederim. Sağlık çalışanları da çok ilgilendiler ama şunu belirtmeliyim ki onların da elinden gelen pek bir şey yok. Çünkü bu virüs tanınmayan ve ilacı olmayan bir virüs. İki hap vermek dışında bir uygulama yapılamıyor. Hastanede 3. Günümden sonra bolca limon tükettim ve faydası olduğunu düşünüyorum.”
Son olarak bu virüsü kaptığınızda aileniz bile size sahip çıkmayabilir diyen Balcı:” Sonucumun pozitif çıktığı gece kendi ailem bile çocuklarıma sahip çıkmadı. Çünkü korkudan kimse kimseye yanaşamadı. Benim o gece eşim ve çocuklarım 7 saat dışarıda kaldı, ayrı bir eve çıkmak zorunda kaldık. Baya bir zorluk yaşadık. Bu hastalığı yendik diye henüz bir garantimiz yok çünkü uyarıları dikkate almadığımız takdirde tekrar virüsü kapabilir ve bunun sonucunun daha ağır olabileceğini doktorlar söyledi. İyileşen hastalar da ‘ben iyileştim, kurtuldum; bana bir şey olmaz’ demesin.
HABER:Jiyan CİN