Antep’in Şahinbey ilçesine bağlı Beybahçe Mahallesi’nde 20 Ağustos 2016 tarihinde, 40’ı çocuk 56 kişinin yaşamını yitirdiği DAİŞ’in canlı bombalı saldırısına dair Kayseri 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin 7 sanığa 58’er kez, 1 sanığa ise 61 kez verdiği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının gerekçeli kararı açıklandı.

Saldırının amacı, hedefi ve nasıl gerçekleştirildiğine ilişkin bilgilere yer verilen kararda, hakkında beraat kararı verilen DAİŞ’in Antep Emiri Mehmet Kadir Cebael’in eşi Fadile Cebael ile 18 yaşından küçük olan Hamza Nuri Çalıkuşu’nun saldırının organize edilmesinde büyük rolleri olduğu belirtildi.

Gerekçeli kararda, 16 Ekim 2016’da polis ekiplerince girdiği silahlı çatışma sonucunda ölü ele geçirilen DAİŞ’in Antep sorumlusu Kadir Cebael’in, Suriye’de bulunan “Abdurrahman” isimli şahıs ve diğer örgüt yöneticilerinden aldığı emir ve talimatlar doğrultusunda, sansasyonel eylem düzenlemeye karar verdiğine yer verildi.

Kadir Cebael’in, bu talimatı emri altındaki sanıklar Mehmet Şahin Erğan, Mehmet Çalıkuşu, Ahmet Köşkeroğlu, Ali Çalıkuşu, Hacı Polat, Hasan Uzun ve Mehmet Karakurt ile paylaştığı ve eylemin düzenlenebileceği yerlerin araştırılmasını kararlaştırdıklarının vurgulandığı kararda, şu tespitler yapıldı: “Eylemin düzenlenebileceği alanlar içerisinde kalabalıkların yer aldığı ve mümkün ise toplumsal kin, nefret ve ayrışmayı körükleyecek hedefler tespit edilmesi. Bu bağlamda düğün, dernek, toplantı veya gösteri yürüyüşü, miting, maç, asker sevkiyatı, özellikle siyasi partilerin veya HDP isimli siyasi partinin toplantılarının, Kürt veya Alevi vatandaşların toplu olarak bir arada bulundukları yerlerin hedef alınması. Eylemi hayata geçirmek için gerekli silah, cephane, bomba malzemesi vs. lojistik eşyaları bir merkezde topladı. Sanıklardan Ahmet Köşgeroğlu, hazırlanacak canlı bomba yeleğine, tesirini artırmak amacıyla eklenmesine karar verilen demir blokları, buraya istif etti. Bu arada canlı bomba eyleminde yer alacak şahıs, Mehmet Kadir Cebael ile irtibat halindeydi.”

Kararda, patlamadan yaklaşık bir ay kadar önce, açık kimlik bilgileri tespit edilemeyen 20-25 yaşlarında atletik yapılı, sık saçlı canlı bomba eylemcisinin, Mehmet Kadir Cebael’in ikametine götürüldüğü, bu kişinin yaklaşık bir ay kadar burada kaldığı, bu süre içinde Cebael tarafından eylemi gerçekleştiren şahsın ideolojik açıdan eğitime tabi tutulduğu, canlı bomba yeleğini ona giydirdiği, elini kaldırarak patlaması durumunda daha fazla kişinin etkilenebileceğini söylediğinin aktarıldığı vurgusu yapıldı.

Eylem saatinin yaklaşmasına müteakip Cebael’in adresinde bulunan canlı bomba eylemcisinin, sanıklardan Ali Çalıkuşu tarafından alınarak düğün mahaline yakın bir yere götürüldüğünün belirtildiği kararda, “Burada beklemekte olan diğer sanıklar Hacı Polat ve Hasan Uzun’a teslim edildi. Bu sanıklar tarafından da toplanan kalabalığa yakın bir yere doğru götürülüp bırakıldı. Akabinde eylemci, bir şeyler mırıldanarak kalabalığa doğru yürümeye başladı. Kalabalığın yanına geldiği esnada da kollarını yukarı kaldırmak suretiyle ateşleme butonuna basıp bombayı patlattı. Patlamadan sonra sanıklardan Mehmet Şahin Erğan, Mehmet Kadir Cebael’in yanına giderek, olayda hayatlarını kaybeden çocuk ve yetişkinleri kastederek ‘1 şehit, 57 ölü var’ şeklinde sonuç bildirdi” denildi.

18 yaşından küçük olan Hamza Nuri Çalıkuşu’nun sık sık sanıklarla bir araya gelerek 25 Aralık Mahallesi’ndeki depoya gittiği, sanıkların emri ve talimatı doğrultusunda DAİŞ emiri olan Mehmet Kadir Cebael’le irtibat sağladığı, yaşanılan olayları ve meydana gelen gelişmeleri Cebael’e aktardığı tespit edilmesine rağmen hakkında beraat kararı veren heyet, “Her ne kadar mahkememizce suça sürüklenen çocuk Hamza Nuri Çalıkuşu’nun bu eylemleri ifa ettiği kabul edilmiş ise de, olay tarihi itibariyle henüz kendisinin 14 yaşında bulunması, kendisinden yaşça büyük olan ve içlerinde ağabeylerinin de olduğu diğer sanıkların istediği şeyleri herhangi bir şekilde mantık süzgecinden geçirebilecek veya sorgulayabilecek yaş ve olgunluğa sahip olmayışı, diğer sanıkların suça sürüklenen bu çocuğun bu durumundan faydalanmak amacıyla hareket ettiklerinin tespit edilişi karşısında yapmış olduğu fiil ve eylemlerin niteliğini anlayamadığı, bu cümleden olmak üzere kendisine verilen notları okumadığı, 25 Aralık Mahallesi’nde yer alan depodaki kutu, poşet ve çuvallara bakmadığı gibi hususlar göz önüne alındığında da suça sürüklenen çocuğun müsnet suçları işlediğine dair yeterli delil elde edilemediğinden tüm suçlardan ayrı ayrı beraatına karar vermek gerekmiştir” ifadelerine yer verildi.

Beybahçe Mahallesi’nde meydana gelen patlamayı gerçekleştiren canlı bombanın kendilerine ait evde 10 gün veya 1 ay müddetle kaldığı, bu nedenle yapılacak eylemden haberdar olduğu, kullanılması planlanan “Bursa Kumaş Pazarı” isimli poşette kendisinin parmak izlerine rastlanıldığı, çocukları ile yaptığı sohbet sırasında canlı bomba eylemlerini anlayabilmelerini ve yine 11 Ağustos 2016 tarihinde bir başka olayda kullanılan patlayıcı maddelerin içerisinde bulunduğu “A101” isimli marketler zincirine ait poşette parmak izi çıkan sanık Fadile Cebael için beraat kararı veren mahkeme heyeti kararını şöyle gerekçelendirdi: “Mehmet Kadir Cebael ile evli olmasının, evlilikten kaynaklanan aynı hanede ikamet etmesinin ve yine savunmasında belirttiği üzere bir ikamette bulunması normal olan poşet vb. tarzı günlük eşyalar üzerinde kendisine ait parmak izlerinin bulunmasının hayatın olağan akışına aykırı olmadığı, yine ahiret görüşü çerçevesinde çocukları ile bu yönde konuşmalar yapmasının kendisinin örgüt mensubu olduğunu göstermeyeceği kabul edilerek üzerine atılı tüm suçlardan ayrı ayrı beraatına karar verilmiştir. Eylemlere iştirak ettiğine dair başkaca herhangi bir delil, iz veya emareye rastlanılmamış oluşu karşısında da sanığın müsnet suçu işlediğine dair herhangi bir sonuca ulaşılamamıştır” diye açıkladı.

Rakka’da bulunan Abdurrahman isimli bir örgüt üyesinden aldığı talimatlar doğrultusunda hareket eden sanık Abdurrahman Alnajjar’ın kentteki HDP binaları, oteller, emniyete ait binalar, Alevi Kültür Derneği, resmi kurumlar ve demokrasi meydanı gibi merkezi alanlarda canlı bombalı saldırı için keşif yaptığı belirtilen kararda, “Gaziantep’te bulunan HDP partisine ait binaları ve partinin toplantı ya da gösterilerini yapabileceği demokrasi meydanı ve çevresinde keşif yaptığını, karışıklık çıkarmak için Kürt kökenli vatandaşlara yönelik eylem ve saldırı yapmak için keşif çalışması yaptığını, Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan Yeşilsu Parkı karşısındaki HDP İl Başkanlığı’nın bulunduğu binanın keşfini yaptığını, yine Değirmiçem Mahallesi 16014 sokak no 6 sayılı yerde bulunan Efes apartmanındaki HDP İl Örgütü’nün keşfinin yapmıştır” ifadeleri kullanıldı.

Antep’te, 20 Ağustos 2016’da DAİŞ’in Kürt bir ailenin sokak düğününü hedef alan bombalı saldırısında, aralarında kadın ve çocukların da olduğu 56 kişi yaşamını yitirmişti. Soruşturma kapsamında 16 Ekim 2016’da hücre evine düzenlenen operasyonda, örgütün il genelindeki faaliyetlerini planlayan, lojistik destek sağlayan ve “canlı bomba” hücrelerini yöneten sorumlusu Mehmet Kadir Cebael, Şehitkamil ilçesinde saklandığı evde operasyonla öldürülmüş, aynı gün başka bir canlı bombanın üzerindeki patlayıcıyı infilak ettirmesi sonucu 3 polis hayatını kaybetmişti.

Antep’te 12 sanık hakkında açılan ve kamu güvenliği gerekçesiyle Kayseri’ye nakledilen davada, mahkeme heyeti, sanıklar Abdurrahman Alnajjar, Ahmet Köşgeroğlu, Hacı Polat, Hasan Uzun, Mehmet Karakurt, Mehmet Şahin Erğan, Ali Çalıkuşu ve Mehmet Çalıkuşu’na “anayasayı ihlal” suçundan birer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası vermişti.

Heyet, 57 kişinin ölümü ve sonrasında 3 polisin yaşamını yitirmesi olaylarına ilişkin de “kasten öldürme” suçundan sanık Abdurrahman Alnajjar’ı 60 kez, diğer sanıklar Ahmet Köşgeroğlu, Hacı Polat, Hasan Uzun, Mehmet Karakurt, Mehmet Şahin Erğan, Ali Çalıkuşu ve Mehmet Çalıkuşu’nu ise 57’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırmıştı.

Ayrıca 8 sanığı,  87 kişinin yaralanması nedeniyle de “öldürmeye teşebbüs” suçundan her bir yaralı için 18’er yıl hapis cezasına çarptıran mahkeme heyeti, sanıklar Yunus Sarı ve Enes Karataş’a, “silahlı terör örgütüne üye olmak” suçundan 9’ar yıl hapis cezası verirken, sanıklar Fadile Cebael ve çocuk sanık Hamza Nuri Çalıkuşu’nun delil yetersizliğinden beraatına karar vermişti.